Kurşun kalem gibiyiz…
Hiç kurşun kalemle aranızda benzerlikler olabileceğini düşündünüz mü?
Kurşun kalem gibiyiz, hatalarımızı düzeltebilsek de izlerini tümüyle yok edemeyiz. Geçmişi değiştiremeyiz, ama düzeltme yoluna gidebiliriz.
Kurşun kalem gibiyiz, acılarımız bizim kalemtıraşımız. Yaşadığımız zorluklar kişiliğimizin biçimlenmesine yardımcı olurlar.
Kurşun kalem gibiyiz, her fırsatta izimizi bırakabiliriz. Yaşamda varoluş nedenimiz budur: İzimizi bırakmak. Belki küçük bir yolda, belki birlikte olduğumuz insanlarda, belki yetiştirdiğimiz insanlarda ama kesinlikle arkamızda iz bırakmaya çabalamalıyız.
Kurşun kalem gibiyiz, içimizde ne olduğu önemlidir. Anlayış ya da hoşgörüsüzlük, sevgi ya da şiddet, barış ya da huzursuzluk, nezaket ya da benmerkezcilik, umut ya da umutsuzluk, yüreklilik ya da korku, önemli olan içimizde ne olduğudur.
Montaigne’e göre yaşam çok nazik ve kolay kırılabilir. Hatta çok küçük ve önemsiz aksilikler sorun çıkarır. Nasıl küçücük mektuplar en çok gözyaşı döktürürse, işte bu küçücük sıkıntılar da bizi öyle rahatsız eder ve izin verdiğimiz an günümüzü kapkaranlık eder.
Ancak siz izin verirseniz… Hiç kimse mutlu olmanıza ya da elinizden gelenin en iyisini yapmanıza engel olamaz aslında. Bir an düşünün nasıl öfkelenmişsiniz çıldıracaksınız ancak o anın öfkesini bastırırsanız, sorunlu bir günün önüne geçmiş olursunuz.
İyi günler olacak biliyorum. Değerli şeyler pek kolay elde edilmiyor maalesef. Kötü günlerde yaşayacağız elbette. Kendi kabuğumuza çekilmek isteyeceğimiz, tasımızı tarağımızı toplayıp gitmek isteyeceğimiz, teslim bayrağını çekmek için can attığımız zamanlar da olacak. Ama azimle devam edeceğiz. Karamsar olmak zor değil. Zor olan fırtınadan sonra gülümseyerek gökkuşağı olabilmek. Karşılaştığımız küçük şansızlıklar ve can sıkıcı imaları büyütürsek kendimize korkunç zarar vermiş oluyoruz. Takmayıp kafamızdan kovarsak üzerimizdeki etkilerini kaybederler. Her yerde kıskanç insan vardır. Kıskançlık solucan gibi, hep en güzel elmanın peşine düşer diye bir söz okumuştum bir yerde : )
Yalnız yaşayarak da yaşamımızda ilerlemeye sağlayamayız, hiçbirimiz keşiş değiliz. Dünyanın aksilikleriyle, yergici, önyargılı, kendilerine ait bir odası olmayan, özenti ya da bilmiş insanlarıyla anlaşma yapmak zorundayız.
Gözyaşı yağdıramaz kimse bizim bahçemize. Yenilgi saçamazlar. Ben izin vermediğim sürece kimse benim hayatımda bir güçlük oluşturamaz.
Zamanım aşağılık, kıskançlık, nefret ve imrenme duygularıyla savaşarak harcanmayacak kadar değerli. Sen busun ve ben de buyum. Ben ayrı bir kurşun kalemim, benim izim ayrı. Önemli olan da bu.
İzimizi bırakalım. Güzel ve çiçek kokulu izler.
Güneşe doğru zıplayalım. Güneşe ulaşamayız ama hiç olmazsa ayaklarımız yerden kesilir.
Şöyle bir şey okudum sizinle de paylaşmak istiyorum çünkü hoşuma gitti:
Zaman, sözcükler, fırsatlar.
Yaşamda hiçbir zaman yitirilmemesi gereken üç değer:
Barış, umut dürüstlük.
Yaşamda, üzerinde yükselinen üç dayanak:
Sevgi, kendine güven, arkadaşlıklar.
Yaşamda, sürekliliğine güvenilmeyen üç değer:
Düşler, başarı, zenginlik.
Yaşamda, kişiyi geliştiren üç değer:
Çok çalışma, içtenlik, başarı.
Yaşamda, kişiyi körelten üç öğe:
Cesaretsizlik, gurur, öfke.
Yaşamda, en önemli altı sözcük:
‘’Ben hatalıydım, bu gerçeği kabul ediyorum.’’
Yaşamda, en önemli beş sözcük:
‘’Gerçekten harika bir iş başardın.’’
Yaşamda, en önemli dört sözcük:
‘’Bu konuda ne düşünüyorsun?’’
Yaşamda, en önemli üç sözcük:
‘’Sana yardımcı olayım.’’
Yaşamda en az önemli tek sözcük:
‘’Ben’’
Bunları da sevebilirsiniz...
Devamı: Özge Akıncı - Binbir Gece Terapileri
Gürültüyle Açan Düşünce Çiçeğim
“Gün olur, alır başımı giderim, Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda. Şu ada senin, bu ada benim, Yelkovan kuşlarının peşi sıra. …
Pes Etmek Üzereysen, Neden Başladığını Düşün
Bulutlara post-it yapıştırdım; unutursam her gökyüzüne baktığımda hatırlayacağım: Yüksek enerji vücudumuzda dolaştığında ne olur? Mutluluk olur. Hiçbir şey iyi ya …
GELECEĞİN ENDİŞELERİ “ŞU AN”IMI ÇALDI
Bazen kafamın içi karşımdakine anlatmak istediklerimle dolup taşıyor. Zihnim hayal edilemeyecek genişlikte bir orman gibi. Bir sürü imge, manzara, çiçek, …