“Gün olur, alır başımı giderim,
Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda.
Şu ada senin, bu ada benim,
Yelkovan kuşlarının peşi sıra.
Dünyalar vardır, düşünemezsiniz;
Çiçekler gürültüyle açar;
Gürültüyle çıkar duman topraktan.
Hele martılar, hele martılar,
Her bir tüylerinde ayrı telaş!…
Gün olur, başıma kadar mavi;
Gün olur başıma kadar güneş;
Gün olur, deli gibi…”
Hayat, öğrenmeyi isteyenler için iyi bir eğitmen bence. Bazen acımasız olabiliyor ve istesen de istemesen de bir şeyleri tecrübe etmen gerekiyor. İnsanın kendini yetiştirmesi, birkaç üniversite bitirmekten, çok iyi eğitimler almaktan, iyi bir iş sahibi olmak gibi şeylerden çok daha zorlu. Bireysel gelişim mutluluğa giden yolda olmazsa olmaz. İstediğin şeyi elde edemiyorsan, o şey senin için yoktur ya da gerçekten tüm yürekliliğinle istemiyorsundur. Yürekli olmak ve yürekten istemek, içinde ‘’kara’’ duyguları barındırmayan kişilerde olur benim kanaatimce.
Benim de içimde bazen sessiz sakin, bazen gürültüyle açan ve dikenleri kanatan çiçekler açıyor. Ne yaparsak yapalım bir şeylerin altında sadece mutlu olmak isteme arzusu yatmıyor mu? Gerçekleşmesini istediğimiz hayallerimiz, özel ve özgün olduğumuza inanmak istememiz… Bazen kendime sorular soruyorum. Üretken ve yaratıcı mısın? Yaptığın işten doyum alıyor musun? Kendine ve çevrene faydan var mı? Buna benzer birçok soru. Kendimi tanıyarak ve belli başlı şartları oluşturarak olumlu düşünüp bunu alışkanlık haline getirebilirim. Bu sayede bu sorulara evet diyebilirim. Bunu sadece söylemem yetmez, aynı zamanda kendime zaman ayırmam, çatışmadan uzak durmam ve korkularımla yüzleşmem gerekir. Dikenli çiçeklerimi de çok sevmeliyim yani. Görüyorum, hayatından memnun olmayan birçok insan var ve sayılar gittikçe artıyor. Uğraşmaktan hem fiziksel hem zihinsel hem yorgun düşmüş birçok insan. Sorunlarla başa çıkmak için yapacağımız ilk şey zaten iyi düşünmek. Yani kimi gün baştan aşağı mavi, kimi gün baştan aşağı güneş diyelim şiirdeki gibi.
Bir balerin gibi esnek bir beyniniz olsun, esnek düşünceler, esnek bir yürek. Esneklik, hayat karşısında daha rahat hareket etmemizi sağlar; sert ve kesin tavırlar zorlanmamıza ve kırılıp yok olmamıza yol açar.
Diğer baletler, balerinler ne yapmış, ne düşünmüşler diye odaklanmak; insanların bizim ne düşündüğümüz ve ne yaptığımızla yakından ilgilendikleri fikri, olumsuz düşüncelerin çok çabuk ortaya çıkmasına yol açabilir. En büyük özgürlüğü kendimize verelim o yüzden.
Bir filozof edasıyla takılalım. Her daim ‘’neden’’ sorusunu soralım. Hayatta her şeyin bir nedeni vardır ve bu nedenlerin farkında olmak, bizi olumlu düşünebilmek için hayat karşısında daha güçlü kılar.
Düşüncelerinize bir renk seçmeniz gerekse ne derdiniz? Baştan aşağı ne renk düşünceleriniz? Ben seçtim. Benim ki ‘’mavi’’. Zaten Orhan Veli’nin ‘’Gün Olur’’ şirini çok severim. Baştan aşağı güneşli düşüncelerimiz olsun.
Bunları da sevebilirsiniz...
Devamı: Özge Akıncı - Binbir Gece Terapileri
Yumurta Çatladı: “Sen” Çıktı
Hayatımın üstünde imkânlı kuşlar uçuyor. "Sokakta giderken, kendi kendime Gülümsediğimin farkına vardığım zaman Beni deli zannedeceklerini düşünüp Gülümsüyorum." Merhaba, gülücükler sizlere. İstanbul’un en sevdiğim semtlerinden birinde …
Pes Etmek Üzereysen, Neden Başladığını Düşün
Bulutlara post-it yapıştırdım; unutursam her gökyüzüne baktığımda hatırlayacağım: Yüksek enerji vücudumuzda dolaştığında ne olur? Mutluluk olur. Hiçbir şey iyi ya …
GELECEĞİN ENDİŞELERİ “ŞU AN”IMI ÇALDI
Bazen kafamın içi karşımdakine anlatmak istediklerimle dolup taşıyor. Zihnim hayal edilemeyecek genişlikte bir orman gibi. Bir sürü imge, manzara, çiçek, …