Birazdan okuyacaklarınız tamamen hissi olup, objektif olma kaygısı güdülmeksizin yazılmıştır.
Şu an bulunduğunuz yaşa gelene kadar karakterimize farkında olmadan şekil veren ne çok şey olmuştur. Tercihlerimiz adımızın altını dolduran imzalarımız. En ufağından en önemlisine kadar… Ama şunu atlamayalım: bir karar küçük gibi görünse de sonuçları büyük olabilir. Aynı, onlu yaşlardaki iki arkadaşın müzik yapmaya karar verdikleri an gibi. Aynı, o hayali gerçekleştirmeye karar verip neyse demedikleri için “Neyse” oldukları gibi.
Grubun kuruluşu, kurucusu falan gibi bilgiler internette mevcut. Burada, çıkmış olan iki albümden ve 4 Nisan’da gerçekleşen son albümün lansman konserinden edindiğim naçizane izlenimler bulunmakta.
İlk albümden 24 Mart’ta çıkmış olan “Haykırmadan Anlatamam” albümüne kadar süregelen net bir duruş görüyorum. Sözünü sakınmak şöyle dursun, “Haykırmadan anlatılmaz, bu adil olmaz.” diyen Neyse’nin kliplerinden, şarkı sözlerinin kartonete basılma biçiminden ve aralara yerleştirilmiş alıntılarından dahi müziğe bakış açısının yalnızca melodiyle uyumlu sözlerin icrası olmadığını anlıyorsunuz. Bir derdi olan, bir rengi olan müzisyenlerin topu topu yedi notayla müziği kendi dertlerine boyayarak kaç farklı beste yapabildiklerini görüyorsunuz. Sizi, hangi kaygıyla yazıldığını irdelemeye iten sözlere kulak kabarttığınızda, cümlelerin aslında sizin için sarf ediğini idrak ediyorsunuz. Vokalin şarkıyı söylerken sözlere ince ince işlediği motifleri duyuyorsunuz.
Bilişsel süreci tamamladıysak artık konser kısmına geçebiliriz 🙂
Grup, “Haykırmadan Anlatamam” albümünün Babylon’da gerçekleştirilen lansman konseri için oluşturduğu playliste yeni albümdeki şarkıların yanı sıra eski albümden de şarkılar dahil etmiş. Bu, son konserlerini yaklaşık iki yıl önce vermiş olmalarından dolayı onları yeniden sahnede görmeyi bekleyen dinleyenleri için mutluluk verici oldu. Albümde emeği olan müzisyenlerin, bir ara grubun vokalisti Selim Kırılmaz’ın daveti üzerine enstrümanlarıyla sahneye çıkmalarıyla birlikte lansman rengarenk bir tabloya dönüştü. Tabloya bir süre sonra Deniz Tekin ve Harun Tekin de dahil olunca, bizlere keyifle seyretmek kaldı.
Neyse grubu Rock müziğin felsefesinden kopmayıp, başta birçok “rakçının” siyah deri ceketten dar kesim blazer cekete geçerken söylemeden edemediği “piyasa şartlarına” taviz vermeden yürüyen; konserde Harun Tekin’in de belirttiği gibi “Derdi sadece müzik yapmak olan bir grup.” Bugüne kadar yaptıkları işler de bunu kanıtlar nitelikte. Gören görür, görmeyene de sıradaki şarkı Neyse’ den gelsin:
“Konuşmak nafile/ Görmedin ya naçiz insan bu kanar/ Görünmez us ile./ Görmenin de elbet kendi dili var…”
Elif Bostancı
Bunları da sevebilirsiniz...
Devamı: Bahçe
Ruh Daraltma Seansı – Ben Çağırmadım
Şehir Tiyatroları sezonu kapattı ama yeni sezonda olur da bi' tiyatroya gidelim derseniz ya da entel görünmek amacıyla süslenip püslenip, …
“RENT” Müzikali İzlenimleri
Hayatımda ilk kez, sahnede müzikal izledim. Üstelik bu müzikal, yıllar önce rol alma şansına sahip olduğum opera eseri La Boheme’den …