Geçen gün yorgun ve bitkin bir halde işten eve geldim. Kendimi filmlerdeki ağlayarak kendini yatağa atan kızlar gibi attım yatağıma. Zira tüm gün 9 yaşındaki çocuklara psikodrama çalışmaları yaptırmaya çalışmıştım ve kafatasımdan duman çıkıyordu. Neyse, elime bir masal kitabı aldım. Okumaya çalıştım ama kesinlikle okuduğumdan bir şey anlamıyordum. Aklımın içinde kozadan çıkmaya çalışan kelebekler vardı ve beni rahat bırakmıyorlardı. Bir yere yönlendirilmeleri, akıp gitmeleri gerekiyordu.
Goethe şöyle der: “Beni sevindiren, acı veren ya da ilgimi çeken her olayı bir imgeye, bir şiire dönüştürme ve böylece olaylarla arama mesafe koyma huyumdan ömrüm boyu vazgeçmedim. Bu nedenle de bildiğiniz yapıtlarımın tümü büyük bir itirafın parçacıklarıdır.” Sanırım benim kelebeklerde bu misal, kaybetmek istemediğim cümlelerimdi.
Önüme bir kağıt aldım ve başlık attım. Tabi kalemi elime alır almaz benim kozalar çatırdamaya başladı. Aman yanlış anlaşılmasın, ben edebiyat yapıyorum yazın insanıyım kafasında değil bu söylediklerim. Bana iyi gelen ve beni mutlu eden bir uğraş. Düşüncelerin, birbirine kenetlenmiş tüm o kelimelerin dışarı çıkması insanı rahatlatan, hatta psikolojik tedavilerde kullanılan tekniklerden biridir. Aklıma şu geldi: Yaşamak İstediğim Sözcükler
1- Aşk (Her geçen gün daha iyi hissettiriyor.)
2- Başarı (Sonuçta emek olmadan yemek olmaz değil mi?)
3- İtiraf (Kendime söylemek istemediğim gerçekleri kabullendirmem gerekiyor.) bla bla bla…
Başlığımı attım ve böylece 10 maddelik bir liste oluştu elimde. Bir nevi iç dünyamı dışa vurmuştum. Aslında gerçekleri görüp kabullenmiştim bazı yazdıklarım ile, bazı yazdıklarımsa şükretmeme sebep olmuştu. Sizler de şimdi elinize kağıt kalem alıp başlayın bence. Dile getirin kendinizi. Kabul edin, yüzleşin, hazmedin. Yazdıklarınızın gerçek olması için rota çizin kendinize. Eğrisiyle doğrusuyla düşünün. İyi geliyor. Ağlamaktan, şikayet edip harekete geçememekten, vazgeçmekten, melankolik kış rüzgarından daha iyi geliyor.
Yaşamak istediğiniz sözcükleri yaşamanız dileğiyle…
Bunları da sevebilirsiniz...
Devamı: Özge Akıncı - Binbir Gece Terapileri
Dönüşüm
"Tembel kız buna seviniyormuş. Altın yağmurunun yağacağını umuyormuş. Holle Kadın onu da büyük kapıya kadar götürmüş. Fakat kız kapının altına …
“Ve’’ Maceraya Gidiyorum
"Benim serüvenimden bir yer ayırt, Aman, mutsuz bir yer olmasın!" Soru 1: Yaşamıma bıyık bıraksam ve küpe taksam yakışır mı Sadri Abi? Lise …
Yumurta Çatladı: “Sen” Çıktı
Hayatımın üstünde imkânlı kuşlar uçuyor. "Sokakta giderken, kendi kendime Gülümsediğimin farkına vardığım zaman Beni deli zannedeceklerini düşünüp Gülümsüyorum." Merhaba, gülücükler sizlere. İstanbul’un en sevdiğim semtlerinden birinde …